Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Başlıklar
Bir insanın, kendini rüyasında astığını görmek, modern psikologlar tarafından fiziksel bir bedenin kısıtlanmasını temsil ettiği düşünülmektedir. Bunun yanı sıra binlerce yıldan beri, buumlu rüya görene ile ilgili olarak umulmakta olan getirilen tabirler bireyin kısıtlılığı ve başarısızlığını temsil etmektedir. Bu makale, rüyada kendini asmak olarak adlandırılan durumun simgesel anlamının neler olabileceğini açıklayacaktır.
Bir insanın, rüyalarında kendini astığını gördüğü zaman, günlük hayatta yaşadığı karmaşık durumların zorluğunu temsil ediyor olabilir. Kısıtlanmış kontroller, bireyin tüm alanlarda tehdit altında hissetmesine ve özgürlüklerinin kaybolmasına neden olmaktadır. Kişiye medet umması, gelecekteki başarıyla ilgili olarak herhangi bir şeylerin olmasının çok zor hale gelmesi sonucunu doğurur. Buna ek olarak, kişinin kendi değerleri arasındaki gerilimli güçlerin ya da yaşayıştarındaki kişisel etkileşimdeki belirsizliklerin hazzını tatmaması rahatsız edicidir. Oysa ki, kontroller her zaman kişinin elde ettiği bilgi ve güçlerden üretilmektedir.
Bu durum, kişiye kendisinin engelleyici bir etkisi olmadan herhangi bir şeye sahip olup olamayacağı konusunda ciddi şüpheler bırakabilir. Kısıtlanmış kontrole dayanamayan bireyin herhangi bir hedefe erişme zorlukları, motivasyonunu kaybetmesine ve işlere odaklanmasını engelleyebilir. Kişinin kendisinin stüdyo tarzı ortamdan nefes almak için istediği unsurların özgürce ulaşımını sağlayamaması da söz konusudur.
Kişisel anlamda bedensel kısıtlamalara karşılık, ruinada kendini astığını gören insanların, toplumsal anlamda da mevcut olan çevresel kısıtlanmalarını temsil ettiği düşünülmektedir. Toplumun teknolojisindeki veya ekonomik reformların dayattığı manipülatif çerçeveler gibi geliştirdiği sosyal kısıtlamalar, ruh hallerinin bireyde gerçekten büyük korkuyu evoke edebilir.
İşlerin yerinde tutulmasıyla ilgili olarak kişiler, hayatlarını nasıl tehlikeye atabileceklerine dair çeşitli korkulardan yakınma durumundadır. Rüyalarda kendini astığını gören bireyler, diğer insanlar tarafından bastırılan, kısıtlı ruh hali ve depresyonu hissetme durumunda olabilir. Böylece rahat olamayan ruh hallerinin juri tabirleri, kendini asmak olarak ifade edilmektedir.
Bazı araştırmalara göre, kişinin rüyasında kendini astığını gördüğü zaman, içsel dünyasında kaotik ve dengesiz durumların olduğu düşünülmektedir. Kişi, toplumsal düzenin kısıtlamasına daha güçlü maruz kaldığını düşünebilir.
Sahip olduğu ideal olan standardı reddetmesi ve kendi sosyo-ekonomik bağlantılarının kısıtlanması, kişinin yaşam hedeflerine çabalarını büyük ölçüde engellediği düşünülür. Kişinin içsel organizasyonunu kaybetme noktasındaki bunca zorluğun altında ezilmiş halini rüyada kendini astmak olarak adlandırmaktadır.
Rüyada kendini astmak olarak adlandırılan durumun gerçek anlamı bireyin çeşitli kendi kontrolünün kısıtlanması ve sosyo-ekonomik stresin neden olduğu karamsarlıktır. Kişi, hayatının uğradığı kısıtlamaların altında ezildiğini ve bu durumun etrafındaki insanları harekete geçirmesini engellemediğini hissedebilir. Bu nedenle, rüyada kendini asmak rahatsız edici olmakla birlikte, bireyin içindeki gücü keşfetmesine de olanak vermektedir.