Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Başlıklar
Birçoğu, rüyaların anlamlarını öğrenebilecek uzmanların yanında, kültürel kaynaklarda ve âdeta arka planı olmadan bile, rüyalar içindeki anlamları çözebilme yetisine sahip olan kişiler de mevcuttur. Yani, kuşkusuz rüyaların ifade ettiği anlamlar, bireylerin onları bir sorgulama ve analiz süreci içerisinde çözmelerine bağlıdır. Rüyalar, bireylerin günlük hayatı ve hatta toplumsal yaşamı içerisinde karşılaştıkları çarpıcı olaylar ile paralellik arz edemeyebilir. Böyle durumlarda, rüyaların daha da iyi çözümlenmesine yardımcı olmak için, kültürel kaynakların kullanımı uygun olmaktadır. Bugün, seyircimizin beraberliklerimiz içerisinde, yıllardır ortaya çıkan yeni bir mitolojik sembol olarak kabul edilen “rüyada burun sümüğü görmek” teması üzerinde odaklanacağız.
Kollektif öykünme, kültürel kaynaklar ve mitolojik temsiller gibi çerçevelemeler, ahlâki, toplumsal veya kişisel ilerlemeyi inşa eden unsurlardır. Ortak çözümleyici anlamları çözebilmek, kültürel kaynakların kullanımını gerektiren bir faaliyet olarak, bu unsurları deşifre etmek oldukça zor ve karmaşık bir işlemdir.
Yaşamımızda yer alan çoğu kültürel ifadede olduğu gibi, rüyada burun sümüğü görmek de, insana özel unsurların ne olup ne olmadığı gibi taşıdığı manaların ortaya çıkmasına neden olabilecek karmasız bir ifade değildir. Bizim bildiğimiz üzere, rüyalar, öznel yorumlara açıktır ve kültürler arası açıdan her ne kadar farklılıklar gösterebilmekteyse de, genel olarak pek çok kişi tarafından ortak bir anlam ifade edebilmektedir. Dikkat edilirse, rüyada burun sümüğü görmek, tıpkı diğer simgesel sözcükler gibi, ana unsurlarının bireysel caidesine özgü biçimde anlaşılmasına dayanmaktadır.
Klasik mitolojik otoriteler, rüyada burun sümüğü görmek hakkında gerçekleştirilen çalışmaların, yedinci yüzyılda İtalyanca olarak yazılmış olan Vitale di Perseo’nun, deiyese (ruhbilim) üzerine yazılan eserinin bir parçası olduğunu belirtmektedir. Bu faaliyette, burun sümüğünün temsil ettiği semi – başlangıç ”in beş farklı anlamı var: sırdaşlık, anlayış, sadakat (sözlerde), sessizlik ve kendini bilinmezlik.
Fiziksel anlamıyla, burun sümüğünün “gözetim” ibaresini temsil ettiği de düşünülmektedir. Yani, burun sümüğü, yerine uygun şekilde tetkik geçilen hakatlerin doğru veya yanlış olduğuna hükmetmekten sorumlu merci olarak kabul edilmektedir. Ayrıca, zaman zaman burun sümüğünün, insanın kabuğundan ötürü saygınlık ve adalet konularında yüksek itibara sahip kişileri temsil ettiği de düşünülmektedir.
Rüyalarda benzer şekilde, rüyada burun sümüğü görmek de arzu ve özlemler arasında arasında bir koşut olarak değerlendirilmektedir. Bununla birlikte, bu sembolik yaklaşım, başarı, zafer ve gelecekteki başarıların işaret edildiği yeni bir başlangıç olumluluğu ile de ifade bulmaktadır. Duygu ve düşüncelerin sergilenmesinde açıktır ki rüya ile temsil görülen burun sümüğünün, yalnızca olumlu anlamların temsil edildiğini söyleyebiliriz.
Yukarıda ortaya konulan bu kanılarla dolayı, rüyada gördüğümüz burun sümüğünün, kendimizi keşif etmek, özgür iradeye dayalı tercihler yapmak ve yüksek standartlarda fikirler üretmek ve aynı zamanda pahalı bilinmezlikleri ifşa etmek ve varlıklarını sürdürmeyi seçmek hususundaki amacımızda bize yardımcı olabilecek olan, deneyeceğimiz ortak bir deneye konu yapılabilir. Bu özel anışım işleyişinin desteklenmesine devam etmek ile beraber, olumlu bir şekilde temsil edilen burun sümüğü rüyaları hakkında tek bir önceden kabul edilmiş anlam çıkarmaya gelmez. Aslında, rüyaların çoğu zaman unutulan ya da önemsenmeyen anlamlarını ve detaylarını irdelemeyi ve üzerinde düşünmeyi alışkanlık haline getirmekte önemli bir yere sahiptir.